Home / Kişisel Gelişim / Pozitif düşüncenin gücü

Pozitif düşüncenin gücü

Pozitif düşüncenin gücü , düşünce gücüyle isteklerimizi hayatımıza nasıl çekeriz? Zihnimizden geçen düşüncelerin bir frekansı vardır. Zihnimizden geçen düşünceler ile atom altı düzeyde canlı cansız gördüğümüz her şeyi değiştiriyoruz, etkiliyoruz. Kendimizden yayılan dalgalar tekrar bize yansıyıp ruh halimizi de etkiliyor. Günde 60,000-90,000 adet düşünce zihnimizden geçer. Bu düşüncelerin her birinin farklı frekansı vardır. Her bir düşüncemiz bir enerji formu, enerji paketidir. Düşünce dalgalarının yayıldığı boşluğunda kendine ait bir rezonansı vardır. Boşlukta yürürken bizim yaydığımız düşüncelerin frekansı ile boşluğun frekansı ile çarpışır. Eğer, bir gün birisiyle kavga ettiniz, moraliniz bozuk diyelim. Sizin yaydığınız enerjinin frekansı da 2 diyelim. O gün yola çıktığınızda boşlukta düşük frekanslı enerjileri çekersiniz. Hiç olmadığı kadar trafik olur (çekim yasası). Benzer enerji benzer enerjiyi çeker. O gün beklediğiniz para gelmez. Yolda ayağınıza taş bile takılsa sebebi sizin yaydığınız enerjidir.

Pozitif düşüncenin gücü

Enerjiniz düşmüşse düşük enerjili olayları hayatınıza çekersiniz

Hastalıklarda bile insanlar, ben buradayım diye çığlık atar. Enerjiniz düşmüşse düşük enerjili olayları hayatınıza çekersiniz. Peki, olumsuz düşüncelere nasıl engel olacağız. Düşüncelerimiz bize boşluktan gelir. Metropol kentlerde boşluktaki enerjinin frekansı düşüktür. Deniz kenarı, orman gibi yerlerde boşluktaki enerji pozitiftir, frekansı yüksektir. Bu boşlukta, sevgi, barış, huzur, gibi yüksek enerjili düşünceler de mevcuttur.

Negatif düşünceler negatif duygu yaratır

Aklınıza negatif düşünce geldiği zaman bir süre sonra biz de negatif bir duygu yaratır. Düşünce gelip geçer, duygu kalıcıdır. Negatif düşüncenin bir süre sonra negatif duyguya dönüşeceğini bilen kişi hemen “iptal” demeli. İptal kelimesi negatif düşüncenin enerjisini hemen keser. Düşüncelerimiz kendimizi iyi ya da kötü hissetmemize neden olur. Yüksek frekanslı alan, şairlerin, mucitlerin beslendiği alandır. Bu alan telepatiye de açıktır. Biz birini düşündüğümüz zaman, karşımızdaki kişinin de bizi düşünmesine neden olur.

Aynı şeyleri düşündükçe bunlar inancımıza dönüşür

Beynimizde 10 trilyon nöron var. Düşünce dediğimiz şey dışarıdan gelir. Düşünceyi göremeyiz ama gözümüzün kenarında bir ışık çaktığını görebiliriz. Düşünceler beynimize girdiğinde 2 nöron birbirine bağlanmış olur. İki düşünce birbirine bağlandığında buna snaps denir. Aynı düşünceyi çok fazla düşündüğümüzde 2 nöron arasındaki bağlantı ( snaps) kalınlaşır, kemikleşir. Buna inanç denir. Aynı şeyleri söyledikçe, düşündükçe bir süre sonra bu bizim inancımız olur.

Yeniden zihin oluşturalım

Yeniden zihin oluşturalım. Para iyi bir şeydi. Parayı seviyorum gibi olumlamalar yaparak (21 günde) yeni olumlu inançlar zihnimizde oluşturabiliriz. Yeni nöronlar arasında bağlantı oluştururuz. Gözünüzü kapatın elinizde bir makas ile negatif düşünce snapslerini kestiğinizi hayal edin.

Boşluğa attığımız düşünceler bir süre sonra gerçek olur

Boşluğa attığımız her düşünceyi bir balon olarak düşünün. İyi düşünürseniz beyaz balon atarsınız, olumsuz düşüncede siyah balon atarsınız. Örnek, birinin aklından sağlıklı olmak istiyorum, diye düşünce geçiyor. Sonra da ama ailemde şeker hastası olanlar var. Bu sefer de, ya ben de şeker hastası olursam diye aklından geçiyor.

Kendi işyerimi kurmak istiyorum diyen kişi beyaz balon atar. Ama aklına geçmişte babam iflas etmişti ya ben de iflas ederim diye düşünürse boşluğa siyah balon atar. 1 günde zihnimizden geçen 20,000-30,000 düşünce geçmiş hayatımız ile ilgili, 50,000-60,000 düşünce ise gelecek ile ilgilidir. Düşüncelerimizin en kuvvetli olduğu an şimdidir. Her şey anda olur. Boşluğa attığın bu beyaz, siyah balonların hepsi senin bilinçaltına iner.

En çok istediğimiz şeyler ya olmazsa diye de en çok korktuğumuz şeylerdir.

En çok istediğimiz şeyler ya olmazsa diye de en çok korktuğumuz şeylerdir. İnşallah olur, olursa güzel olur, olmazsa da sorun değil dediğimiz şeyler daha kolay olur. Olmasını çok istediğimiz şeyler olmakta zorlanır. Olmayan isteklerimiz, ya olmazsa diye en çok korktuğumuz şeylerdir. Bir şeyin olmasını isteyip de olmamasının sebebi, beyaz topların yanında attığınız siyah toplardır. Bilinçaltına inen balonlar için bilinçaltında bir bakkal hesabı yapar. Beyaz ve siyah toplar toplanır. Örnek, beyaz toplar 30,000 siyah toplar 70,000 ise isteklerimiz olmaz. Bilinçaltı bu topların iyi ya da kötü olduğuna bakmaz sadece siyah toplar çoksa onları önümüze getirir. Sonra da deriz ki, a ben bunu istememiştim ki.

Tesadüf yok, düşündüğümüz şeyleri hayatımıza çağırırız

Kuantum felsefesinde şu yatar, eğer benim zihnimden geçen düşüncelerimi elime alabilme imkanım olsaydı, printer olsaydı ben bir düğmeye bassaydım, zihninden geçen şeylerle, öne çıkan şeylerin iki elin beş parmağı gibi birbirinin üzerine oturduğunu görürdük. Eğer, farkındalığın gelişmişse bir olay ile karşılaştığınızda dersiniz ki, a ben bunu 3 gün önce düşünmüştüm. Tesadüf yok, düşündüğümüz şeyleri hayatımıza çağırırız.

Bilinçaltı kodlamaları

Siyah topların büyük kısmı geçmişten bilinçaltından geliyor. Kendimize yeni bir sayfa açmak istiyorsak bilinçaltımıza bakmamız gerekiyor. 0-7 yaş arasında bilinçaltı kodlamalar biter. Bu kodlamalar olumsuz ise tüm hayatımız boyunca kişiler, mekanlar da değişse aynı olumsuz döngüleri yaşamaya devam ederiz.Yanlış kodlarla aynı olayları hayatımıza çekeriz. Yeni bir şey yaşamak istiyorsak eski defteri açıp buna sebep olan bilinçaltı kodlarını bulup dönüştürmek gerekir.

Hepimizin kaderinde belli noktalar var

Tanrısal irade, külli irade, kader. Hepimizin kaderinde belli noktalar var. Bir de cüzzi (özgür) irademiz var. Özgür irademiz ile bir takım kararlar veririz. Şems: “Kader bize yol sapaklarını verir gerisini bize bırakır”. Enerjileri kavrarsak düşmeden hayrımıza olan en doğru kararları verebiliriz. Düşüncelerimizle frekanslarımızı yükseltirsek yüksek frekanslı olumlu olayları, kişileri hayatımıza çekeriz. İnsanlarla genelde egolarımızla iletişim kurarız. Nefsi emmare, emreden benlik. Bir arkadaşınızla tartışırsanız, egonuz içerden bağırır, o bunu haketti, affetme. Bir de içeriden cılız bir ses onu bir kereliğine affet. Ama genelde bu sesi duymayız.

Nefsi levvame, bir cenazeye gittiğimizde deriz ki, ben bu dünyada bunun için mi bu kadar kavga ettim, mücadele ettim. Ya da hastaneye gittiğin zaman. Nefsi levvame (sorgulayan benlik) Sıkıntı şu ki, ego içimizi ele geçirmiş. Ego kontrol altına alınırsa kötü bir şey değildir. Farkındalığınız yüksekse, egonun oyununa gelmezsiniz. Bizim yapmamız gereken, özümüzü parlatıp, büyütmemiz, egoyu kontrol altında tutmak. Ego ortadan kalkınca Mevlana’nın dediği gibi, “ölmeden önce ölünüz” durumu gerçekleşir. Bu durumda ego aradan çıkıyor özün neyse o oluyorsun.

Ego bende hangi duyguları yönetiyor

Ego bende hangi duyguları yönetiyor, kendine acımak, birilerine öfkelenmek, kendine kızmak, kin duymamı, intikam duygularımı, suçluluk duymamı, başkalarını suçlamamı, korkularımı (kaybetme, terkedilme, ölüm, yalnız kalma, hastalanma, yoksulluk). Bunların hepsi düşük frekanslı düşünceler. Nerden geliyor egonun oyunu. Bunlar benim aşağıda kalmama neden oluyor yukarı çıkamıyorum. Suya zeytinyağı karıştırırsan bulanır bir süre sonra zeytinyağı yukarı çıkar. Su temiz hale gelir. Negatif düşünceler benliğimize sızmış zeytinyağı damlalarıdır. Bunlar bizim enerjimizi, dışarıya yaydığımız dalgaların kalitesini düşürür.

Her şeye enerji gözüyle bakarsanız olayları anlamak kolaylaşır

Her şeye enerji gözüyle bakarsanız anlamak kolaylaşır. Hastalıkların nedeni bile negatif düşüncelerdir. Boğazında mı sorun var, demek ki bazı şeyleri ifade edemiyorsun. Sırtında mı sorun var, demek gereğinden fazla sorumluluk almışsın. Hastalıklar, tesadüf başımıza gelmiyor. Hemen hemen bütün hastalıkların altında psikolojik sebepler yatar. Bizim en çok enerjimizi düşüren şey, korku. Korku, evrendeki en büyük enerjilerden biri. En büyük enerji, sevgi. Tüm kötü enerjileri, duyguları sevgiye dönüştürmeliyiz.

Senin enerjin düşmüşse frekansın düşmüşse, kullandığın arabadan tut bilgisayarına kadar her şeyi etkiliyorsun. Yaptığınız yemekler bile lezzetsiz olur. Düşük frekans yüksek frekanstan beslenir. Düşük enerjili kişiler yüksek enerjili kişilerin enerjisini aşağı çeker. Sabah uyandığın zaman zihninde ışıktan bir balon yarat, balonun içine girerek kendini koruma altına aldığını imgele. Sürekli şikayet odaklı kişilerle mümkünse görüşmeyin, negatif enerji çok hızlı bulaşıcıdır, bu kişiler sizin enerjinizi de aşağı çeker.

Kaynak: Serpil Ciritci https://www.youtube.com/watch?v=zGuBOtOkQiU

Hayatınızdaki Değişiklikleri Şaşkınlıkla İzleyeceksiniz!

Allah’ın izniyle bakım yapılarak yaşamış olduğunuz sorunlarınızın sebebinin belirlenmesi ve sonrasında ilmi havas çalışmaları yapılarak çözümü için doğru adrestesiniz. 

Not: Tarafınıza ya da bir yakınınıza büyü yapılmış olacağından, cin musallatına maruz kalmış olabileceğinizden şüpheleniyorsanız, bakım hizmeti almak için Bakım hizmeti nasıl alınır başlıklı yazımızı da mutlaka okumanızı tavsiye ederiz.

Sizden gelenler

 

Tavsiye Yazılar

buyunasilbozulur.net

Instagram’dan bizi takip etmek için tıklayın lütfen : https://www.instagram.com/tilsimlidualar/

Pozitif düşüncenin gücü

Hakkında tılsımlı dualar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir